BıkkınlıkDeyim

Throw in the towel

Throw in the towel” ifadesi anlam olarak, genellikle bir çaba veya mücadelenin sonlandırıldığı, bir hedefe ulaşmak için girişilen çabanın vazgeçildiği durumları ifade eder.

  1. Throw in the towel
    • pes etmek
    • havlu atmak
    • yenilgiyi kabul etmek

🇺🇸 After years of trying to make the business work, John decided to throw in the towel and filed for bankruptcy.
🇹🇷 İşini yürütmeye çalıştıktan yıllar sonra, John pes etmeye karar verdi ve iflas başvurusunda bulundu.

🇺🇸 If we can’t increase our sales this quarter, we might have to throw in the towel.
🇹🇷 Eğer bu çeyrek satışlarımızı artıramazsak, pes etmek zorunda kalabiliriz.

🇺🇸 I’ve been studying for this exam for weeks, but I’m so overwhelmed that I feel like throwing in the towel.
🇹🇷 Haftalarca bu sınav için çalıştım, ancak o kadar bunaldım ki pes etmeyi düşünüyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu