Have a bee in one’s bonnet
“Have a bee in one’s bonnet” deyiminin bir şeye karşı yoğun ilgiyi veya takıntıyı ifade eden bir anlamı vardır. Bu deyimi genellikle bir konu veya bir düşünceyle aşırı derecede meşgul olduğumuzu veya sürekli olarak onunla ilgilenmeyi ifade etmek istediğimizde kullanırız.
A bee in one’s bonnet
![](https://sozluk.evdeingilizcem.com/wp-content/uploads/2024/01/volume.png)
1. Kafaya takmak
2. Kafasına takmak
3. Kafaya koymak
4. Kafasına koymak
5. Takıntısı olmak
6. Takıntı haline getirmek
🇺🇸 He’s had a bee in his bonnet about environmental issues lately.
🇹🇷 Son zamanlarda çevre meselelerini kafasına takmış durumda.
🇺🇸 Ever since the meeting, she’s had a bee in her bonnet about changing the marketing strategy.
🇹🇷 Toplantıdan bu yana pazarlama stratejisini değiştirmeyi kafasına koymuştu.
🇺🇸 My grandfather has a bee in his bonnet about old cars.
🇹🇷 Dedemin eski arabalara karşı bir takıntısı var.
🇹🇷 Son zamanlarda çevre meselelerini kafasına takmış durumda.
🇺🇸 Ever since the meeting, she’s had a bee in her bonnet about changing the marketing strategy.
🇹🇷 Toplantıdan bu yana pazarlama stratejisini değiştirmeyi kafasına koymuştu.
🇺🇸 My grandfather has a bee in his bonnet about old cars.
🇹🇷 Dedemin eski arabalara karşı bir takıntısı var.