Hit on
Hit on something
1. Aklına bir fikir gelmek
2. Aklına gelmek
3. Kafasına dank etmek
🇺🇸 While brainstorming, we suddenly hit on the solution to the problem.
🇹🇷 Beyin fırtınası yaparken birdenbire sorunun çözümü aklımıza dank etti.
🇺🇸 She hit upon the idea of starting her own business after years in the industry.
🇹🇷 Sektörde geçirdiği yılların ardından kendi işini kurma fikri aklına yattı.
Hit on someone
1. Kur yapmak
2. Asılmak
3. Yavşamak
🇺🇸 I was trying to hit on her at the party.
🇹🇷 Partide ona asılmaya çalışıyordum.
🇺🇸 Some people find it uncomfortable when strangers hit on them in public places.
🇹🇷 Bazı insanlar halka açık yerlerde yabancıların kendilerine asılmasından rahatsız olur.