Go on
Go on (with)
1. Ne yapıyorsa o şekilde yapmaya devam etmek
2. Devam etmek
🇺🇸 The game went on for about an hour after I left.
🇹🇷 Ben ayrıldıktan sonra oyun bir saat kadar devam etti.
🇺🇸 Please go on with what you’re doing.
🇹🇷 Lütfen her ne yapıyorsanız yapmaya devam edin.
Go on
1. Meydana gelmek
2. Olmak
3. Sürmek
🇺🇸 You should have let me know what was going on.
🇹🇷 Neler olduğunu bana haber vermeliydin.
🇺🇸 He likes to know what’s going on.
🇹🇷 Neler olup bittiğini öğrenmekten zevk alır.