Hear from

Phrasal Verb Kapat

1. To receive a letter or phone call from someone.

2. To receive information or learn about someone’s ideas or opinions on something.

Hear from ⇄ sb

1. Haberleşmek

2. Haber almak

Örnekler

I haven’t heard from her in weeks.

Haftalardır ondan haber almadım.

We finally heard from the company about the job application.

Sonunda şirketten iş başvurusu hakkında haber aldık.

“I look forward to hearing from you soon,” he concluded in his email.

“Yakında sizden haber almayı dört gözle bekliyorum,” yazarak e-postasını sonlandırdı.

Devamını göster

Hear (sth) from sb

1. Duyum almak

2. Haberdar olmak

3. Birinden duymak

Örnekler

I heard the news from him yesterday.

Dün haberleri ondan duydum.

Have you heard anything from them about the meeting?

Toplantı hakkında onlardan bir haber aldınız mı?

Devamını göster