Get away
UK | |
---|---|
Get away (from) meaning ⇄ similar to | 1. kaçmak 2. tüymek 3. sıvışmak 4. kopmak 5. uzaklaşmak |
🇺🇸 The thief tried to get away, but the police caught him. 🇹🇷 Hırsız kaçmaya çalıştı ama polis onu yakaladı. 🇺🇸 He managed to get away from the crowd. 🇹🇷 Kalabalıktan uzaklaşmayı başardı. 🇺🇸 She tried to get away from the conversation. 🇹🇷 Konuşmadan kaçınmaya çalıştı. | |
Get away (with) meaning ⇄ similar to | 1. birinden kaçmak 2. kaçmak 3. kurtulmak |
🇺🇸 The suspect managed to get away with no one noticing. 🇹🇷 Şüpheli kimse fark etmeden kaçmayı başarmış. 🇺🇸 The thief got away with before the police arrived. 🇹🇷 Hırsız polis gelmeden kaçmış. | |
Get away meaning | 1. tatile çıkmak 2. uzaklaşmak 3. kafa dinlemeye çıkmak |
🇺🇸 Things have been hectic lately – I think it’s time to get away for a few days. 🇹🇷 Son zamanlarda işler çok yoğun – sanırım birkaç günlüğüne kafa dinlememin zamanı geldi. 🇺🇸 Life’s been overwhelming recently – I need to get away for a few days to unwind. 🇹🇷 Son zamanlarda hayat beni bunaltıyor – gevşemek için birkaç günlüğüne uzaklaşmaya ihtiyacım var. | |
Get away from it all meaning | 1. tatile çıkmak 2. her şeyden uzaklaşmak 3. kafayı sıfırlamak |
🇺🇸 They decided to get away from it all and spend a week at a quiet beach resort. 🇹🇷 Her şeyden uzaklaşmaya ve sakin bir sahil beldesinde bir hafta geçirmeye karar verdiler. 🇺🇸 After a busy year, they’re planning to get away from it all in Bali. 🇹🇷 Yoğun geçen bir yılın ardından kafayı sıfırlamayı planlıyorlar. | |
Get away! meaning ⇄ similar to | 1. hadi canım! 2. hadi oradan! 3. yapma ya! 4. yok artık! |
🇺🇸 She’s moving to Paris next month. – Get away! 🇹🇷 Gelecek ay Paris’e taşınıyor. – Hadi oradan! 🇺🇸 I just won the lottery! – Get away! 🇹🇷 Piyangoyu kazandım! – Şaka yapıyorsun! 🇺🇸 John asked me to marry him. – Get away! 🇹🇷 John bana evlenme teklif etti. – Hadi canım! |