Fall for

Fall for

Bilgi
Yazı Boyutu
Ses Favori
Phrasal Verb Kapat
1. To be deceived into believing something false.

2. To quickly become attracted to someone and feel love for them.

3. To instantly like something a lot and feel a strong desire to have it.
1. Fall for sth
1. Kanmak
2. Aldanmak
Örnekler
I can’t believe he fell for such an obvious lie.
Bu kadar bariz bir yalana kandığına inanamıyorum.
Don’t fall for fake offers that seem too good to be true.
Gerçek olamayacak kadar iyi görünen sahte tekliflere kanmayın.
Göster/Gizle Devamını göster
2. Fall for sb
1. Gönlü kaymak
2. Aşık olmak
3. Dibi düşmek
4. Kapılmak
Örnekler
He fell for her the moment they met.
Tanıştıkları anda ona aşık oldu.
She couldn’t help but fall for his charming smile.
Onun büyüleyici gülümsemesine kapılmadan edemedi.
I never expected to fall for someone so quickly.
Birine bu kadar çabuk aşık olmayı hiç beklemiyordum.
Göster/Gizle Devamını göster
3. Fall for sth
1. Dibi düşmek
2. Çok beğenmek
3. Vurulmak
4. Tav olmak
5. Bayılmak
6. Kendini kaptırmak
Örnekler
She fell for the dress the moment she saw it in the store.
Mağazada gördüğü anda elbiseye vurulmuş.
They fell for the apartment and decided to rent it immediately.
Daireyi çok beğenip hemen kiralamaya karar vermişler.
Göster/Gizle Devamını göster

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu