Eye up

Eye up

Bilgi
Yazı Boyutu
Ses Favori
Phrasal Verb Kapat
1. To look at someone closely in a way that shows you find them sexually attractive.

2. To look at something closely or for a long time because you want it or are interested in it.
1. Eye up ⇄ sb
1. Yiyecek gibi bakmak
2. Yan yan bakmak
3. Gözüyle yemek
4. Gözlerini dikmek
5. Gözlerini alamamak
6. Dikizlemek
Örnekler
They caught him eyeing her up during the party.
Partide onu dikizlerken yakalamışlar.
He couldn’t help but eye her up when she walked into the room.
Odaya girdiğinde gözlerini ondan alamadı.
She was at the beach, eyeing up the surfers as they went by.
Sahildeydi ve yanından geçen sörfçülere gözünü dikmişti.
Göster/Gizle Devamını göster
2. Eye up ⇄ sth
1. Gözünü alamamak
2. Gözlerini dikmek
Örnekler
He eyed up the new car at the dealership, imagining himself driving it.
Bayideki arabaya gözlerini dikip onu sürdüğünü hayal etti.
He couldn’t stop eyeing up the impressive artwork in the gallery.
Galerideki etkileyici sanat eserlerine bakmaktan gözlerini alamadı.
Göster/Gizle Devamını göster

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu