Dawn on

Dawn on

Bilgi
Yazı Boyutu
Ses Favori
Phrasal Verb Kapat
1. When something dawns on you, it is something you have never known before.
1. Dawn on sb
1. Anlamak
2. Jetonun düşmesi
3. Kavramak
4. Aklına gelmek
5. Kafasına dank etmek
6. Dank etmek
Örnekler
The ghastly truth dawned on me.
Korkunç gerçek kafama dank etti.
The truth finally dawned on him.
Gerçek sonunda kafasına dank etti.
Göster/Gizle Devamını göster
2. It dawns on sb (that)
1. Kafasına dank etmek
2. Jetonun düşmesi
3. Dank etmek
4. Fark etmek
Örnekler
It suddenly dawned on me that I had left my keys in the car.
Anahtarlarımı arabada bıraktığım birdenbire aklıma geldi.
As he spoke, it dawned on her that she had met him before.
O konuşurken, daha önce onunla tanıştığını fark etti.
Göster/Gizle Devamını göster

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu