Come across
Come across
Phrasal Verb
1. To unexpectedly find something or meet someone by chance. 2. To encounter a specific problem or situation. 3. To give the impression of being a certain kind of person or having specific qualities. 4. When an idea or emotion is clearly expressed and easily understood or noticed.
1. Come across sb/sth
1. Rast gelmek
2. Denk gelmek
3. Karşılaşmak
Örnekler
I came across an old photo album while cleaning the attic.
Tavan arasını temizlerken eski bir fotoğraf albümüne denk geldim.
She came across her childhood friend in the city by accident.
Şehirde tesadüfen çocukluk arkadaşıyla karşılaştı.
Devamını göster
2. Come across sth
1. Sorunla karşılaşmak
2. Zorluklarla karşılaşmak
3. Karşılaşmak
Örnekler
We came across some difficulties while setting up the project.
Projeyi kurarken bazı zorluklarla karşılaştık.
During the investigation, they came across unexpected obstacles.
Soruşturma sırasında beklenmedik engellerle karşılaştılar.
Devamını göster
3. Come across (give impression)
1. İzlenimini vermek
2. İzlenim bırakmak
3. … Gibi görünmek
4. … Gibi gelmek
Örnekler
He came across as quite charming in the interview.
Mülakatta oldukça çekici bir izlenim bıraktı.
She comes across as confident and friendly.
Kendine güvenen ve arkadaş canlısı biri gibi görünüyor.
He came across as someone you could trust.
Güvenebileceğiniz biri gibi geldi.
Devamını göster
4. Come across well/badly
1. İyi/kötü izlenim vermek
2. İyi/kötü bir izlenim bırakmak
3. İyi/kötü anlaşılmak
Örnekler
She came across well during the job interview.
İş görüşmesi sırasında iyi bir izlenim bıraktı.
His remarks came across badly and offended some people.
Sözleri yanlış anlaşıldı ve bazı insanları rahatsız etti.
Despite his efforts, he came across badly in the meeting.
Tüm çabalarına rağmen toplantıda kötü bir izlenim bıraktı.
Devamını göster
5. Come across as (being) sth
1. … Olduğu izlenimini vermek
2. …miş gibi görünmek
3. … (Gibi) gelmek
Örnekler
He comes across as being very knowledgeable.
Çok bilgili biriymiş gibi görünüyor.
The speech came across as sincere and heartfelt.
Konuşma samimi ve içten geldi.
He often comes across as being too serious.
Çoğu zaman aşırı ciddiymiş gibi görünüyor.
Devamını göster
6. Come across (expression)
1. Anlaşılır kılmak
2. Ortaya çıkarmak
3. Yansımak
4. Belli olmak
5. İfade etmek
6. Aktarmak
Örnekler
The urgency of the situation came across clearly in his speech.
Durumun aciliyeti konuşmasında açıkça ortaya çıktı.
The author’s frustration comes across in the tone of the writing.
Yazarın hayal kırıklığı yazının tonuna da yansıyor.
The message should come across more clearly.
Mesaj daha net bir şekilde ifade edilmelidir.
Devamını göster