Clear away
Clear away
Phrasal Verb 
1. To tidy up by putting things back in their place, especially after a meal. 2. To disperse or move away from a place.
1. Clear away (⇄ sth)
1. Derlemek
2. Toparlamak
3. Kaldırmak
4. Sofrayı toplamak
Örnekler
After dinner, they cleared away the dishes and wiped down the table.
Yemekten sonra sofrayı toplayıp masayı sildiler.
She asked the kids to clear away their toys before bedtime.
Çocuklardan yatmadan önce oyuncaklarını toplamalarını istedi.
He cleared away the paperwork from his desk to make space for his laptop.
Dizüstü bilgisayarına yer açmak için masasındaki evrakları kaldırdı.
2. Clear away
1. Dağılmak
2. Ayrılmak
3. Uzaklaşmak
Örnekler
The crowd began to clear away after the concert ended.
Konser bittikten sonra kalabalık dağılmaya başladı.
The police asked people to clear away from the accident scene.
Polis, insanların kaza mahallinden uzaklaşmasını istedi.