Cheer up
UK | |
---|---|
Cheer up (⇄ sb) meaning ⇄ similar to | 1. neşelendirmek 2. moral vermek 3. avutmak |
🇺🇸 She tried to cheer up her friend who was feeling down. 🇹🇷 Morali bozuk olan arkadaşını neşelendirmeye çalıştı. 🇺🇸 He needed something to cheer him up after a rough day. 🇹🇷 Zor bir günün ardından onu neşelendirecek bir şeye ihtiyacı vardı. 🇺🇸 He cheered up a bit after hearing the good news. 🇹🇷 İyi haberi duyunca biraz neşelendi. | |
Cheer up ⇄ sth meaning ⇄ similar to | 1. çekici hale getirmek 2. canlandırmak |
🇺🇸 Fresh flowers can really cheer up a dull space. 🇹🇷 Taze çiçekler sıkıcı bir mekanı gerçekten canlandırabilir. 🇺🇸 She painted the walls to cheer up her living room. 🇹🇷 Oturma odasını canlandırmak için duvarları boyadı. A few plants were enough to cheer up the office. Birkaç bitki ofisi canlandırmaya yetti. |