Call in
“Call in” Fiilinin Anlamıus | |
---|---|
Kelime | Anlamı |
Call in 1 ↔️ similar to | 1. uğramak 2. sapmak 3. ziyaret etmek |
🇺🇸 She decided to call in and say hello to her grandmother before heading to work. 🇹🇷 İşe gitmeden önce büyükannesine uğrayıp bir merhaba demeye karar verdi. 🇺🇸 We can call in at the museum while we’re in town. 🇹🇷 Şehirdeyken müzeye de uğrayabiliriz. | |
Call in 2 ↔️ similar to | 1. telefon etmek 2. aramak |
🇺🇸 She called in to let her boss know she was running late. 🇹🇷 Patronunu geç kalacağını haber vermek için aradı. 🇺🇸 Employees are required to call in if they can’t make it to work. 🇹🇷 Çalışanların işe gelememeleri halinde telefon etmeleri gerekmektedir. | |
Call in 3 ↔️ similar to | 1. yayına bağlanmak 2. yayına telefonla bağlanmak 3. telefonla bağlanmak |
🇺🇸 Viewers were encouraged to call in and share their thoughts on the topic. 🇹🇷 İzleyiciler telefonla aramaya ve konuyla ilgili düşüncelerini paylaşmaya teşvik edildi. 🇺🇸 He called in to ask the expert for advice on his personal issue. 🇹🇷 Kişisel sorunuyla ilgili olarak uzmandan tavsiye almak için aradı. 🇺🇸 She regularly calls in to her favorite radio show to voice her opinions. 🇹🇷 Düzenli olarak en sevdiği radyo programına bağlanarak görüşlerini dile getiriyor. | |
Call in ⇄ sb 4 ↔️ similar to | 1. yardım çağırmak 2. çağırmak |
🇺🇸 When the machine broke down, they had to call in a specialist to fix it. 🇹🇷 Makine bozulduğunda, tamir etmesi için bir uzman çağırmak zorunda kaldılar. 🇺🇸 They called in an electrician to solve the wiring problem. 🇹🇷 Kablo sorununu çözmek için bir elektrikçi çağırdılar. 🇺🇸 The company decided to call in a consultant to improve their marketing strategy. 🇹🇷 Şirket, pazarlama stratejilerini geliştirmek için bir danışman çağırmaya karar verdi. | |
Call in a loan 5 | 1. kredinin geri çağrılması |
🇺🇸 They called in the loan early to secure their finances before the market downturn. 🇹🇷 Piyasa gerilemeden önce mali durumlarını güvence altına almak için krediyi erken çağırdılar. 🇺🇸 The investor was forced to call in the loan when the borrower failed to meet the conditions. 🇹🇷 Borçlu koşulları yerine getiremeyince yatırımcı krediyi geri çağırmak zorunda kalmıştır. | |
Call in ⇄ sth 6 ↔️ similar to | 1. geri çekmek 2. piyasadan geri toplamak |
🇺🇸 The company called in the product due to a potential choking hazard for children. 🇹🇷 Şirket, çocuklar için potansiyel boğulma tehlikesine yol açması nedeniyle ürünü toparlattı. 🇺🇸 They had to call in the batch of canned goods due to concerns over contamination. 🇹🇷 Kontaminasyon endişeleri nedeniyle konserve ürün grubunu geri çekmek zorunda kaldılar. |