Blow over
Blow over
Phrasal Verb 
1. If an argument or unpleasant situation blows over, it gradually gets forgotten or loses its significance. 2. If the wind makes something fall, or it falls because of the wind. 3. A storm eventually stops.
1. Blow over
1. Dinmek
2. Durulmak
3. Yatışmak
4. Geçmek
5. Unutulmak
6. Kapanmak
Örnekler
The argument between them will blow over in a few days.
Aralarındaki tartışma birkaç gün içinde geçecektir.
The issue seemed serious at first, but it blew over quickly.
Mesele ilk başta ciddi gibi görünse de kısa sürede unutuldu.
They had a disagreement, but it blew over by the next morning.
Bir anlaşmazlık yaşamışlar ama ertesi sabaha kadar konu kapanmış.
The scandal was big news initially, but it soon blew over.
Skandal başlangıçta büyük haber oldu, ancak kısa süre sonra unutuldu.
Devamını göster2. Blow over ⇄ sth
1. Rüzgarın bir şeyi devirmesi
2. Uçurmak
3. Savurup atmak
Örnekler
The gusts were so powerful, they blew over several trees.
Rüzgar o kadar güçlüydü ki birkaç ağacı devirdi.
Our patio furniture blew over in the storm last night.
Dün geceki fırtınada veranda mobilyalarımız uçtu.
Devamını göster3. Blow over
1. Rüzgarın dinmesi
2. Rüzgarın kesilmesi
3. Dinmek
4. Kesilmek
Örnekler
We stayed inside until the storm blew over.
Fırtına dinene kadar içeride kaldık.
The rain and lightning finally blew over by dawn.
Yağmur ve şimşek nihayet şafakla birlikte dinmişti.
After a few hours, the storm blew over.
Birkaç saat sonra fırtına dindi.
They waited for the storm to blow over before going outside.
Dışarı çıkmadan önce fırtınanın dinmesini beklediler.
Devamını göster