Blow away
“Blow away” Fiilinin Anlamıus | |
---|---|
Kelime | Anlamı |
Blow away ⇄ sb 1 ↔️ similar to | 1. aklını başından almak 2. çok etkilenmek 3. hayran bırakmak 4. büyülemek 5. hayran kalmak 6. ağzı açık kalmak |
🇺🇸 The film blew me away with its breathtaking special effects. 🇹🇷 Film nefes kesici özel efektleriyle aklımı başımdan aldı. 🇺🇸 Her performance was so powerful, it really blew me away. 🇹🇷 Performansı o kadar güçlüydü ki hayran kaldım. 🇺🇸 The novel was so well-written, it blew me away. 🇹🇷 Roman o kadar iyi yazılmış ki ağzım açık kaldı. | |
Blow away ⇄ sb 2 ↔️ similar to | 1. birini silahla öldürmek 2. ortadan kaldırmak 3. beynini uçurmak 4. birini temizlemek |
🇺🇸 The police were forced to blow away the armed suspect. 🇹🇷 Polis silahlı şüpheliyi öldürmek zorunda kaldı. 🇺🇸 In the movie, the villain blows away his enemies with a shotgun. 🇹🇷 Filmde kötü adam düşmanlarını pompalı tüfekle öldürüyor. 🇺🇸 She had to blow away him in self-defense. 🇹🇷 Kendisini savunmak için onu öldürmek zorunda kaldı. | |
Blow away ⇄ sb/sth 3 ↔️ similar to | 1. yenmek 2. alt etmek 3. alaşağı etmek 4. mağlup etmek 5. darmadağın etmek 6. devirmek 7. geride bırakmak 8. gölgede bırakmak |
🇺🇸 BJK blew away GS with a score of 5-0. 🇹🇷 BJK, GS’yi 5-0’lık bir skorla devirdi. 🇺🇸 Her performance in the debate blew away all her competitors. 🇹🇷 Münazaradaki performansı tüm rakiplerini geride bıraktı. 🇺🇸 He blew away the other candidates with his exceptional interview skills. 🇹🇷 Olağanüstü mülakat becerileriyle diğer adayları gölgede bıraktı. |