Allow for
“Allow for” Fiilinin Anlamıus | |
---|---|
Kelime | Anlamı |
Allow for sth 1 ↔️ similar to | 1. hesaba katmak 2. dikkate almak 3. göz önünde bulundurmak |
🇺🇸 Make sure to allow for traffic when planning your trip. 🇹🇷 Seyahatinizi planlarken trafiği hesaba kattığınızdan emin olun. 🇺🇸 The budget should allow for unexpected expenses. 🇹🇷 Bütçe beklenmedik harcamaları da hesaba katmalıdır. 🇺🇸 Always allow for potential errors in your calculations. 🇹🇷 Hesaplamalarınızda her zaman olası hataları göz önünde bulundurun. 🇺🇸 Allowing for inflation, the cost of the project will be $2 million. 🇹🇷 Enflasyon hesaba katıldığında, projenin maliyeti 2 milyon dolar olacaktır. | |
Allow for sth 2 ↔️ similar to | 1. mümkün kılmak 2. izin vermek 3. imkan tanımak |
🇺🇸 The new policy allows for flexible working hours. 🇹🇷 Yeni politika esnek çalışma saatlerine izin vermektedir. 🇺🇸 The schedule allows for additional meetings if needed. 🇹🇷 Program, ihtiyaç halinde ilave toplantılara izin vermektedir. The budget allows for extra resources to be allocated. Bütçe, ilave kaynakların tahsis edilmesine imkan tanımaktadır. |